Haber Tarihi
Nov 27,2025 12:24
TÜRKİYE’NİN SİGORTASI: KIZILÇAM ORMANLARI
“Türkiye’de son yıllarda artan orman yangınlarıyla birlikte kızılçam ormanları kamuoyunda tartışma konusu olmaya devam ediyor. Yangını kolaylaştırdığı iddiasıyla eleştirilen Kızılçam (Pinus brutia) hakkında Karadeniz Teknik Üniversitesi Orman Ekonomisi Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Cantürk Gümüş; “Kızılçam ormanlarının yok edilmesi, doğal ve yaşamsal dengeyi, su kaynaklarını doğrudan tehdit eder” uyarısında bulunuyor.”
Kızılçamın yangına dayanıklı
yapısı ve 500-800 derece sıcaklıklarda içindeki tohumun sağlıklı kalmasını
sağlayan kozalaklarının yüksek sıcaklıkla açılarak tohum saçması, yanan
alanlarda doğal gençleşmeyi mümkün kılıyor. Bu özellik, Akdeniz ikliminin etkili
olduğu ve yangınların yoğun çıktığı bölgelerde ekosistemin sürekliliği
açısından kritik bir öneme sahip.
Ekonomik ve Toplumsal Önemi
Prof.Dr. Cantürk Gümüş,
kızılçamın Türkiye ormanları içindeki rolünü şöyle aktarıyor: “Kızılçamlar,
ülkemizdeki ormanların yaklaşık dörtte birini oluşturuyor ve 5,2 milyon
hektarlık alana yayılmış durumda. Bu alanlarda 360milyon m³’lük ağaç serveti
bulunuyor ve her yıl yaklaşık 12 milyon m³ artıyor. Kızılçam, 40–60 yıl içinde
kesim çağına ulaşırken, ladin, sedir ve diğer çam türlerinin bu olgunluğa
gelmesi 100–120 yılı buluyor. Bu nedenle kızılçam, Türkiye’nin odun ihtiyacını
karşılamada stratejik bir öneme sahip.”
Gümüş,“Kızılçam
ormanlarının farklı kullanımlara açılması, uzun vadede ülkemizin odun arzında
sıkıntılar yaratabilir. Bu durumda insanlar diğer orman alanlarına yöneleceği
için, bu bölgeleri korumak da zorlaşır. Bu nedenle kızılçamların sağlıklı
şekilde korunması, Türkiye ormanlarının sürdürülebilirliği açısından büyük önem
taşıyor” diye ekliyor.
Tarım ve Yeraltı Suyu Açısından Önemi
Kuraklığa dayanıklı
kızılçamlar, zorlu koşullarda hayatta kalarak toprağı korur, erozyonu önler ve
milyonlarca canlıya yaşam alanı sağlar. Ormanlardaki kökler, doğal delikler ve
toprağı kaplayan “ölü örtü” sayesinde yeraltı suyunun beslenmesini sağlar; böylece
tarım için hayati önemdeki su kaynakları güvence altına alınır.
Ekosistem ve Oksijen Üretimi
Ormanlar, deniz ekosistemine
de dolaylı katkı sunar. Toprak ve ormandan süzülen besinler planktonları
besler; planktonlar ise deniz canlılarının temel besin kaynağıdır ve küresel
oksijen üretiminin yarısından fazlasını sağlar. Böylece kızılçam ormanları hem
tarım hem de yaşam için kritik bir sigorta işlevi görür.
Prof. Dr. Cantürk Gümüş, sözlerini şöyle tamamladı: “Kızılçamlar, yeraltı suyuna katkılarıyla tarım ve gıda güvenliğinin, planktonları besleyerek oksijen üretiminin ve dolayısıyla insan yaşamının sigortasıdır. Bu ormanlardan her bir dalın korunması, geleceğimizin güvence altına alınması demektir.”