Haber Tarihi
Oct 29,2025 15:29
İzocam'dan Farkındalık Çağrısı: Enerji Tasarruflu Geleceği Korumaktır"
“31 Ekim Dünya Tasarruf Günü’nde, enerji tasarrufunun ekonomiye ve çevresel sorumluluğa katkılarına d ikkat çeken İzocam, “Enerji Tasarrufu Geleceği Korumaktır” mesajı veriyor. ”
Geçtiğimiz günlerde yalıtım sektörünün ilk sürdürülebilirlik raporunu
sektöre kazandıran lider marka, ikiz dönüşüm stratejisiyle de tasarruf
bilincini tüm iş süreçlerine yansıtıyor.
Kuruluşunun 60'ıncı yılında “Biz Geleceğiz” mesajı veren Türkiye’nin lider
yalıtım markası İzocam, 31 Ekim Dünya Tasarruf Günü’nde enerji tasarrufunun
ekonomiye ve çevresel sorumluluk bilincine katkılarına dikkat çekti. “Enerji
Tasarrufu Geleceği Korumaktır” diyen lider şirket, enerjiyi korumanın ötesinde,
geleceği korumayı da “tasarrufun en değerli biçimi” olarak tanımladı.
Enerji tasarrufunun en etkili yöntemlerinden biri olan yalıtımın, ısı
kaybını önlemekle kalmayıp; enerji verimliliğini artırarak karbon salımını da
azalttığını vurgulayan İzocam, 60 yıldır Türkiye’nin enerji tasarr ufu
bilincini yaygınlaştırmak için çalışıyor. Enerji ithalatının, ülke ekonomisi
açısından önemli bir maliyet kalemi olduğunu belirten İzocam Genel Direktörü
Murat Savcı, “Türkiye’nin cari açığının en önemli nedeni de tüm ithalat
içindeki yüzde 20-25 gibi ciddi bir paya sahip olan enerji ithalatıdır. Türkiye
olarak milyarlarca dolar ödeyerek kullandığımız enerjiyi yurtdışından satın
almaktayız. Tükettiğimiz enerjinin yüzde 40’ı binalarda, yaklaşık yüzde 30’u
sanayide, geri kalanı da ulaşım ve tarım gibi alanlarda kullanılmaktadır. Bu
denli dışa bağımlı olduğumuz enerji tüketiminde tasarruf konusunda almamız
gereken çok önemli bir yol bulunmaktadır” diye konuştu.
Bu zamana kadar sadece yönetmeliklere uygun yapılan yalıtım ile bir binanın,
yalıtımsız bir binaya göre yüzde 60’ın üzerinde enerji tasarrufu sağladığını
belirten İzocam Genel Direktörü Murat Savcı, Neredeyse Sıfır Enerjili Bina
(nSEB) konsepti ile inşa edilen binalarda ise tüketilen enerjinin yüzde 90’a
kadar azaltılabilmesinin mümkün olduğunu ifade etti. Bu yıl içerisinde
binaların U değerlerini ve yalıtım kalınlıklarını düzenleyen TS 825 Binalarda
Isı Yalıtım Kuralları Standardı’nın güncellendiğini de belirten Savcı,
yönetmelik değişikliği ile birlikte enerji verimliliğinde en az yüzde 25 artış
sağlandığını kaydetti.
Ruhsat sayılarına bakıldığında Türkiye’deki binaların yüzde 25’inin yalıtım
ile ilgili mevzuatların kapsamında olduğunu vurgulayan Savcı, “Unutmamak
gerekir ki yalıtım kendini geri ödeyen bir sistemdir. Ülke ve hane ekonomisine
katkı sağlamasının yanı sıra zararlı gaz salımlarının azaltılması ve çevreye
katkısı da göz ardı edilemez boyuttadır. Bu nedenle her zaman yalıtıma ihtiyaç
olduğu unutulmamalıdır” dedi.
Yalıtım Sektörünün İlk Sürdürülebilirlik Rapor unu Yayımladı
Tasarrufu yalnızca kaynakları dikkatli kullanmak değil, geleceği korumak
olarak tanımladıklarına dikkat çeken İzocam Genel Direktörü Murat Savcı,
“60’ıncı yılımızda ‘Biz Geleceğiz’ diyerek çıktığımız bu yolda; inovasyon,
teknoloji ve sürdürülebilirliği bir arada değerlendiriyor, ülkemize ve
sektörümüze uzun vadeli değer kazandırmayı hedefliyoruz. Enerji verimliliğini
kuruluş amacımızın merkezine koyduğumuz gibi, çevresel etkilerimizi azaltmak ve
toplumsal katkımızı artırmak için somut adımlar atmaya devam ediyoruz” diye
konuştu.
Bu yaklaşımın en güncel uygulamalarından birinin de Türkiye yalıtım
sektöründe ilk kez İzocam tarafından yayımlanan 2024 Sürdürülebilirlik Raporu
olduğunu belirten Murat Savcı, “Global Reporting Initiative (GRI) 2021 Evrensel
Standardı’na uyumlu olarak hazırlanan raporumuz; İzocam’ın çevresel, sosyal ve
yönetişim (ESG) performansın ı şeffaf biçimde ortaya koymaktadır. 60’ıncı
yılımızda yayımladığımız bu rapor, şirketimizin sürdürülebilirlik vizyonunu
verilerle destekleyerek hem sektörümüze hem de ülke ekonomimize örnek bir model
sunmaktadır” dedi.
İkiz Dönüşümle Tasarruf Bilincini İş Süreçlerine Yansıtıyor
Tasarruf bilincini iş süreçlerine de yansıtan İzocam, “ikiz dönüşüm” olarak
adlandırılan dijitalleşme ve çevresel sürdürülebilirlik hedeflerini eş zamanlı
olarak ilerletiyor. Yapay zekâ destekli üretim süreçleriyle verimliliği artıran
şirket, sıfır atık yaklaşımıyla da çevresel ayak izini azaltıyor.
Bu kapsamda 2020 yılından bu yana üretimden satışa, müşteri ilişkilerinden
enerji yönetimine kadar tüm süreçlerini dijitalleştiren İzocam, en modern ERP
(kurumsal kaynak planlama) sistemine geçerek operasyonel verimliliğini artırdı;
veri analitiği, RPA (robotik süreç otomasyonu) ve y apay zekâ tabanlı
projelerle karar alma süreçlerini güçlendirdi. 2023 yılı sonunda devreye alınan
“Zero Waste to Landfill” (Düzenli Depolamaya Sıfır Atık) projesiyle ise, proses
hurdalarının enerjiye dönüştürülmesini ve geri dönüştürülebilir atıkların
ekonomiye kazandırılmasını sağlayarak Türkiye’de yasal zorunluluk olmadan bu
uygulamayı hayata geçiren ilk şirketlerden biri oldu.
Camyünü ürünlerinde yüzde 80’e varan geri dönüştürülmüş malzeme kullanımıyla
döngüsel ekonomiye katkı sağlayan İzocam, aynı zamanda tesislerinde uyguladığı
WCM (World Class Manufacturing) modeliyle enerji tüketimini azaltan, CO₂
salımını düşüren ve çevresel etkiyi minimize eden projeleri hayata geçiriyor.
Şirket, “ikiz dönüşüm” vizyonunu üretim sahasından topluma yayılan bir
farkındalık alanına dönüştürerek, kaynakları korumanın da bir tasarruf biçimi
olduğunu vurguluyor.