
İşitme kaybına çözüm getiren teknolojiler
“Kişinin genel refahında belirleyici bir rol üstlenen işitme duyumuz; fiziksel, bilişsel ve duygusal sağlık ile doğrudan bağlantılı olduğundan sesleri işitmenin çok daha ötesinde bir anlama sahip. Hayatın içinde kalabilmeyi sağlayan kaliteli işitme, çeşitli sebeplere bağlı olarak sekteye uğradığında ise kişi sadece duyma yetisini kaybetmekle kalmıyor, aynı zamanda hayatın içinden de kopmaya başlıyor. Dünya Sağlık Örgütü’nün hazırladığı rapora göre; dünyada 32 milyonu çocuk olmak üzere 360 milyon insan işitme kaybı yaşıyor, Türkiye’de ise bu rakam 2,2 milyon kişiyi buluyor. İnsanların duymasına ve seslerini duyurmalarına yardımcı olma misyonuyla hareket eden Cochlear ise bireylerin eksiksiz bir yaşam sürmeleri adına işitme yetisini geri kazandıran inovatif teknolojiler sunuyor. ”
Sesleri duymanın hayatı duymak olduğu dünyamızda birçok kişi işitme kaybı
sorunu ile karşı karşıya kalabiliyor. İşitme kaybına erken ve doğru müdahale
yapılmadığında ise bireylerde sosyal aktivitede azalma ve sosyal izolasyon
görülüyor, bu da dışlanmışlık hissine yol açarak bireyin yaşam kalitesini
düşürüyor. Türkiye’nin doğuştan işitme kayıplarının en çok görüldüğü ülkelerden
biri olduğuna dikkat çeken Cochlear Türkiye Genel Müdürü Gül Erden,
çocuklardan yetişkinlere her yaştan insanın hayatını zorlaştıran işitme
kaybının çözümsüz olmadığının ve kullanılan yöntemlerin ülkemizde devlet
güvencesiyle geri ödeme kapsamında olduğunun altını çizdi.
Koklear implant, işitme performansını artırarak yaşam kalitesini
yükseltiyor
Sosyal yaşamı olumsuz etkileyen, hatta başka hastalıklara neden olabilen
işitme kaybının giderilmesi için uygulanabilecek yeni teknolojileri toplumsal
bir kazanım olarak değerlendirdiklerini ifade eden Gül Erden; “Hayattan
sesleri aldığınızda geriye ne kalır? En sevdiklerimizin sesi, güzel bir
şarkının tınıları, kuşların gökyüzüne bıraktığı cıvıltılar, belki bebeğinizin
ilk sözcükleri… Ses, hayattır; işte bu yüzden işitme sağlığı konusunda hayati
adımlar atıyor, insanların bugün, yarın ve her zaman duyabilmesi için
çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Bu noktada geliştirdiğimiz implante edilebilir
işitme çözümlerimizle ileri ve çok ileri derecede işitme kaybı olan bireylerde
hem işitme performansını hem de yaşam kalitesini artıracak pozitif sonuçlar
sunmaya yardımcı oluyoruz” dedi.
İleri derecedeki işitme kayıplarında en etkili çözüm koklear implant
Ülkemizde her yıl yaklaşık 3 bin 900 bebeğin doğuştan işitme kaybı ile
dünyaya geldiğini belirten Erden; “Dünya Sağlık Örgütü’nün hazırladığı
rapora göre; dünyada 32 milyonu çocuk olmak üzere 360 milyon insan işitme kaybı
yaşıyor. Türkiye’de ise bu rakam 2,2 milyon kişiye ulaşıyor. Dünyada ve
Türkiye’de işitme kaybının çözümü hafif ve orta kayıplarda işitme cihazı
kullanmak, ileri ve çok ileri derecedeki kayıplarda ise koklear implanttır.
Özellikle yeni doğanlarda görülen işitme kaybı ve işitmesini yavaş yavaş ya da
ani şekilde kaybeden kişiler için koklear implant etkin bir çözüm sunuyor.
Böylece birey sosyal hayatın sürekli içerisinde yer alarak örgün eğitim ve
üniversite hayatını sağlıklı ve verimli bir şekilde sürdürebilme, mesleki
kariyerini devam ettirebilme ve sosyal hayatın içine dahil olabilme fırsatına
sahip oluyor. Kısacası her yaştan insanın hayatını zorlaştıran işitme kaybının
çözümsüz olmadığının ve kullanılan en temel yöntem olan koklear implantasyonun
ülkemizde devlet güvencesiyle geri ödeme kapsamında olduğunun altını çizmek
isterim” diye konuştu.