
İzocam, Enerji Tasarrufu Haftası'nda sağlıklı yalıtımın önemine dikkat çekiyor
“İzocam, 11-17 Ocak tarihleri arası kutlanan Enerji Tasarrufu Haftası’nda, enerji verimliliğinin yanı sıra insan sağlığına zarar vermeyen EUCEB sertifikalı mineral yün bazlı yalıtım ürünlerinin önemine dikkat çekiyor.”
Dünya genelinde olduğu gibi ülkemizde de enerjiye olan talebin her geçen yıl
artmasına karşın petrol, doğalgaz ve kömür gibi doğal enerji kaynakları hızla
tükeniyor. Enerjide büyük oranda dışa bağımlı olan Türkiye gibi ülkelerde bir
yandan alternatif enerji kaynaklarına yatırım yapılırken bir yandan da enerji
verimliliği ön planda tutuluyor. Enerji tasarrufu için var olan enerji
kaynaklarının akılcı şekilde ve israf edilmeden kullanılmasının yanında, doğru
yalıtım uygulamalarının yapılması da önemli. Ancak enerji verimliliğini ön
planda tutarak ısı yalıtımı yaptırırken, insan sağlığının ve çevrenin de zarar
görmemesi gerekir. Bu açıdan bakıldığında ısı yalıtımında kullanılan ürünlerin;
TSE, CE gibi standartlara uygun belgelerinin bulunup bulunmadığı ve özellikle
mineral yün bazlı yalıtım malzemelerinin, EUCEB gibi insan sağlığına zarar
vermediğini kanıtlayan bir sertifikaya sahip olup olmadığı sorgulanmalıdır.
Türkiye’nin ilk yalıtım firması olan ve 56 yıllık tecrübesi ile zeminden
çatıya, duvardan tesisata kadar her türlü uygulama alanı için nitelikli yalıtım
malzemeleri üreten İzocam’ın Genel Direktörü Murat Savcı, her platformda
yalıtım-enerji verimliliği ve sürdürülebilirlik ilişkisinin altını çizdiklerini
belirtti. Savcı, “İzocam’ın ürettiği tüm ürünler, Birleşmiş Milletler’in
küresel iklim değişikliği ile mücadele kapsamında geliştirdiği ve 2030 yılına
kadar tamamlanması beklenen ‘Sürdürülebilir Kalkınma İçin 17 Küresel Hedef’in
8’ine doğrudan katkıda bulunuyor. Bu kapsamda ürünlerimiz sahip olduğu
özellikler ve sunduğu faydalar sayesinde; ‘Sağlıklı Bireyler’, ‘Erişilebilir ve
Temiz Enerji’, ‘İnsana Yakışır İş ve Büyüme’, ‘Sanayi, Yenilikçilik ve
Altyapı’, ‘Sürdürülebilir Şehir ve Yaşam Alanları’, ‘Sorumlu Tüketim ve
Üretim’, ‘İklim Eylemi’ ve ‘Hedefler için Ortaklıklar’ başlıklarına doğrudan
katkı yapıyor. Bu sayede ürünlerimiz enerji tasarrufuna katkı sağlarken, bir
yandan sürdürülebilir yapılar inşa edilmesinde önemli rol oynuyor diğer
taraftan da insan sağlığını göz ardı etmiyor” dedi.
Enerji tasarrufu-sürdürülebilirlik ilişkisi ele alındığında ise, en iyi
enerji verimliliğine multi konfor binalar ile ulaşıldığını söyleyen Murat
Savcı; “Doğru malzeme ve uygun kalınlık ile yapılan yalıtım, enerji tasarrufu
için atılacak en büyük adımdır. Sıfıra yakın enerjili ev kavramından türemiş ve
biyo iklimsel tasarımı hedefleyen, sürdürülebilir, ekolojik, ekonomik ve sosyal
etmenleri göz önünde bulunduran ‘Multi Konfor Binalar’, yüksek enerji
tasarrufuyla birlikte azami ısıl konfor sunuyor. Kusursuz akustik ve görsel
konfor, kaliteli iç ortam havası, yangın korunumu ve güvenliği sağlayan, hem iç
mekânlarda hem de dış mekânlarda son derece esnek tasarım çözümleri
barındırabilen ‘Multi Konfor Binalar’, yalıtımsız bir binaya göre en az %90
enerji tasarrufu hedefliyor. Bu binalar, Türkiye gibi enerjisinin dörtte üçünden
fazlasını ithal etmekte olan ülkelerde dışa bağımlılığı azaltıcı katkılar
sağlıyor” diye konuştu.
Enerji tasarrufu yaparken insan sağlığını gözeten yalıtım ürünlerinin
kullanılması gerektiğini vurgulayan İzocam Genel Direktörü Murat Savcı, İzocam
taşyünü ve camyünü ürünlerinin sektörde ilk kez EUCEB belgesi alan ürünler
olduğunu ve 10 yılı aşkın süredir bu sertifika için gerekli tüm yatırımların
devam ettiğinin de altını çizdi. Savcı; “Deri ve solunum yoluyla vücuda nüfuz
eden elyafların, vücuttan çözünerek atıldığını EUCEB sertifikası
ispatlamaktadır. Bu sertifika ile İzocam Taşyünü ve Camyünü ürünlerin
kanserojen olmadığının bağımsız bir kurum tarafından belgelendiğini
söyleyebiliriz. İnsan sağlığı ve güvenliğini esas alan bu çalışmaları uzun
yıllardır sürdürmekteki amacımız, insan sağlığının en temel hak olduğuna olan
inancımızdan geçiyor. Sağlığın özellikle önem kazandığı bu dönemde, yalnızca
EUCEB gerekliliklerini karşılayan üreticilerin ambalajlarında yer alan EUCEB
logosunun bir işaretten çok daha derin bir anlam içerdiğine dikkat çekmek
istiyoruz. Yaşam alanlarımız en değerli varlığımızdır, bu varlığın arkasında
hangi yalıtım ürünlerinin kullanıldığını bilmenin ise herkesin hakkı olduğuna
inanıyoruz” diye konuştu.
Savcı: “Türkiye’nin
yalıtımda kat edeceği daha çok yol var”
Ülkemizdeki mevcut binaları yalıtım açısından değerlendiren Murat Savcı,
2019 sonu itibariyle Türkiye’deki 10 milyona yakın bina stokunun iyimser bir
tahminle sadece yüzde 20’sinin TS 825 Binalarda Isı Yalıtım Yönetmeliğine uygun
şekilde yalıtılmış olduğunu kaydetti. Yalıtım bilinci ve yalıtım malzemesi
kullanımı açısından gelişmiş ülkelerin gerisinde olduğumuzu vurgulayan Savcı,
“Yalıtım konusunda ülke olarak kat edeceğimiz daha çok yol bulunuyor. Ülkemizde
yalıtım sektörü 11 milyon m³’lük bir pazara sahip ve kişi başına 0,13 m³
yalıtım malzemesi tüketimi olduğunu görüyoruz. Avrupa nispeten doygun bir pazar
olmasına rağmen, 270 milyon m³ seviyesinde olan yalıtım pazarında 0,61 m³ kişi
başı yıllık yalıtım tüketimi bulunuyor. Söz konusu verilere baktığımızda
Avrupa’da ‘kalın yalıtım’ bilincinin yaygın olduğunu görebiliyoruz. Türkiye’ye
baktığımızda tükettiğimiz enerjinin yaklaşık dörtte üçünü dışarıdan ithal
ediyoruz. Bu düzeyiyle enerji ithalatı, dış ticaret açığımızın en önemli kısmını
oluşturuyor. Cari açığı daha düşük seviyelere indirmek ve enerjide dışa
bağımlılığımızı azaltmak için enerji verimliliği ve iyi yalıtım uygulamaları
şart” diye konuştu.